Filistin'den Mektup
Hanan Al-Hroub, Filistinli bir ilkokul öğretmeni. Varkey Kuruluşu'nun düzenlediği Küresel Öğretmenler Ödülü'ne layık görüldü ve 1 Milyon Dolar ödülün sahibi oldu. Aşağıda, yarışma için hazırlanan tanıtım vidyosundan röportajları paylaştık.
Hanan Al-Hroub: "Ben şiddet dolu bir yerde büyüdüm. Çocukluğumu yaşayamadım. Burada bir çocuk çok çabuk büyür, çünkü içinde yaşadığı durum dünyanın geri kalanından farklıdır. Eşim ve çocuklarım evden okula giderken yolda vuruldular. Çocuklarım babalarının vurulup yaralandığını gördüler ve bu onları çok etkiledi, tabii ki beni de çok etkiledi. Bu olay çocuklarımın davranışlarını, kişiliklerini ve eğitimlerini etkiledi. Çocuklarımın olayın üstesinden gelmeye çalışırken kendimi yalnız hissettim. Hiç bir öğretmen çocuklarımın toparlanmasına yardım etmedi. Biz de evde oyunlar tasarlamaya başladık ve komşu çocukları evimize çağırdık. Kızımın kendine güveni artmaya başladı, sosyal yetenekleri gelişti. Zamanla bütün negatif davranışları değişmeye başladı. Notları yükseldi, bu da öz güvenlerini olumlu etkiledi. Kazadan sonra ben alanımı değiştirdim ve ilkokul öğretmeni oldum. Sınıfa adımımı attığım andan itibaren, rehber öğretmen olmuştum. Öğrencilerimin hem velisi hem de öğretmeniydim. Hem onları yetiştiriyor hem de bir şeyler öğretiyordum. İçinde yaşadıklarımı ortamın onlarda oluşturduğu olumsuz etkilerden dolayı öğrencilerimin kişilikleriyle de ilgilenmem gerekiyordu. Şiddetin sadece fiziksel olması gerekmiyor, şiddet bir çok şekilde olabilir."
Lana Al-Saka (sınıfından bir veli): "Herhangi bir çocuğun dahi okula gitmesi sıkıntılı bir süreç olabilir; oğlum Kerem için ise bu çok daha zordu çünkü öğrenme güçlüğü çekiyordu. Sınıf arkadaşlarıyla geçinemiyordu, onlarla oyun oynamıyordu ve arkadaşlarına karşı agresif tavırlar sergiliyordu. İşte tam da burada Hanan Hanım devreye girdi. Oğlum şarkı söylemeyi öğrendi! Şimdi şarkı söylemekten çok zevk alıyor ve sesinin iyi olduğunu düşünüyor! Artık arkadaşları var! Okula ziyaretine geldiğimde ve arkadaşları arasında sevilen biri haline geldiğini görünce o kadar sevindim ki... Kerem asla arkadaşlarıyla geçinemezdi. Hanan Hanım gerçekten de oğlumu kurtardı."
Hanan Al-Hroub: "Benzer durumların üstesinden gelmeye çalışan her çocuğa yardım etmeye karar verdim. Belki bazı çocuklar direkt olarak tutuklanma, saldırı, kontrol noktaları ve ülkede genelinde vuku bulan şiddetlere maruz kalmıyorlar ama ekranlarda ve sosyal medyada sürekli görüyorlar. Ve bu da onları etkiliyor. Hayatlarını etkiliyor, davranışlarını ve eğitimlerini değiştiriyor. Bu konular üzerine çok okudum ve ülkü olarak şiddet karşıtlığını benimsedim. Sınıfıma adım attığım ilk andan itibaren şiddete hayır dedim ve oynattığım oyunlar, anlattığım ahlaki değerler sayesinde çocuklara fark ettirmeden bu davranışımı onların da benimsemesini sağladım. Her oyunun kendi kuralları ve ilkeleri var. Oyunlara katılmak isteyen her öğrencinin, grubun veya bazen bütün sınıfın bir görevi oluyor. Müfredatı öğrencilerimin güçlü oldukları yönlerine ve kişiliklerine hitap edecek ve 'Şiddete Hayır' prensibini teşvik edecek şekilde tasarlıyorum. Yani kısacası eğitim müfredatımızı 'Oynayarak Öğrenme' yolunu kullanarak 'Şiddete Hayır'ı öğretecek şekilde aktarıyorum."
Sınıfından bir öğrenci: "Öğretmenimiz dersleri ya bir hikaye ya da oyun olarak veriyor. Böylelikle biz daha kolay anlıyoruz."
Haneyeh Nazzal (Ramallah Bölgesi Eğitim Direktörü): "Hanan Hanım notlarla, çıkartmayla veya yıldızlarla değil ama seçimle olumlu pekiştirme yöntemi tasarladı. Bu yöntemi sınıfta oluşturduğu okuma köşeleriyle de destekledi. Buralarda öğrenciler ahlaki mesajlar içeren kısa hikayeler okuyorlardı."
Hanan Al-Hroub: "Eğitim Direktörü çalışma arkadaşlarıma, öğretmenlere, rehber öğretmenlere ve müdürlere kendi eğitim yöntemlerimi ve metodolojimi anlatmam için beni seçti."
Haneyeh Nazzal: "Hanan Hanım çocukların gönüllerine konuşuyor. Onların ahlaki değerler edinmesi üzerine çalışıyor. Hanan Hanım'ın kullandığı yöntem, öğrencilerimizin kişiliklerini ve davranışlarını gerçek anlamda olumlu yönde etkiledi. Ben Hanan Hanım'ı öğretmenler için iyi bir örnek olarak görüyorum."
Maha Ahmad Al Rifa'e (Samiha Khalil Ortaokulu Rehber Öğretmeni): "Ben Hanan Hanım'dan her zaman kendimi geliştirmeyi ve çocuklarla daha iyisi için çalışmayı öğrendim."
Hanan Al-Hroub: "Biz Filistinliler, üzerimize dayatılan bütün şiddete ve engellere katlanan insanlarız. Biz sadece barış istiyoruz; biz çocuklarımızın çocukluklarının tadını huzur içinde çıkarmalarını istiyoruz. Bütün öğretmenlere, Filistinli olsun veya olmasın, şunu söylemek istiyorum; Bizim işimiz merhamet işidir, gayeleri asildir. Çocuklarımıza tek silahımızın bilgi ve eğitim olduğunu öğretmeliyiz. Bu, bizden çalınanı geri alabileceğimiz tek yoldur. Bizden alınanlar cahilliğimiz yüzünden elimizden gitti."
Hanan Al Hroub - حنان الحروب ,
Beytüllahim, Filistin
Hanan Al-Hroub: "Ben şiddet dolu bir yerde büyüdüm. Çocukluğumu yaşayamadım. Burada bir çocuk çok çabuk büyür, çünkü içinde yaşadığı durum dünyanın geri kalanından farklıdır. Eşim ve çocuklarım evden okula giderken yolda vuruldular. Çocuklarım babalarının vurulup yaralandığını gördüler ve bu onları çok etkiledi, tabii ki beni de çok etkiledi. Bu olay çocuklarımın davranışlarını, kişiliklerini ve eğitimlerini etkiledi. Çocuklarımın olayın üstesinden gelmeye çalışırken kendimi yalnız hissettim. Hiç bir öğretmen çocuklarımın toparlanmasına yardım etmedi. Biz de evde oyunlar tasarlamaya başladık ve komşu çocukları evimize çağırdık. Kızımın kendine güveni artmaya başladı, sosyal yetenekleri gelişti. Zamanla bütün negatif davranışları değişmeye başladı. Notları yükseldi, bu da öz güvenlerini olumlu etkiledi. Kazadan sonra ben alanımı değiştirdim ve ilkokul öğretmeni oldum. Sınıfa adımımı attığım andan itibaren, rehber öğretmen olmuştum. Öğrencilerimin hem velisi hem de öğretmeniydim. Hem onları yetiştiriyor hem de bir şeyler öğretiyordum. İçinde yaşadıklarımı ortamın onlarda oluşturduğu olumsuz etkilerden dolayı öğrencilerimin kişilikleriyle de ilgilenmem gerekiyordu. Şiddetin sadece fiziksel olması gerekmiyor, şiddet bir çok şekilde olabilir."
Lana Al-Saka (sınıfından bir veli): "Herhangi bir çocuğun dahi okula gitmesi sıkıntılı bir süreç olabilir; oğlum Kerem için ise bu çok daha zordu çünkü öğrenme güçlüğü çekiyordu. Sınıf arkadaşlarıyla geçinemiyordu, onlarla oyun oynamıyordu ve arkadaşlarına karşı agresif tavırlar sergiliyordu. İşte tam da burada Hanan Hanım devreye girdi. Oğlum şarkı söylemeyi öğrendi! Şimdi şarkı söylemekten çok zevk alıyor ve sesinin iyi olduğunu düşünüyor! Artık arkadaşları var! Okula ziyaretine geldiğimde ve arkadaşları arasında sevilen biri haline geldiğini görünce o kadar sevindim ki... Kerem asla arkadaşlarıyla geçinemezdi. Hanan Hanım gerçekten de oğlumu kurtardı."
Hanan Al-Hroub: "Benzer durumların üstesinden gelmeye çalışan her çocuğa yardım etmeye karar verdim. Belki bazı çocuklar direkt olarak tutuklanma, saldırı, kontrol noktaları ve ülkede genelinde vuku bulan şiddetlere maruz kalmıyorlar ama ekranlarda ve sosyal medyada sürekli görüyorlar. Ve bu da onları etkiliyor. Hayatlarını etkiliyor, davranışlarını ve eğitimlerini değiştiriyor. Bu konular üzerine çok okudum ve ülkü olarak şiddet karşıtlığını benimsedim. Sınıfıma adım attığım ilk andan itibaren şiddete hayır dedim ve oynattığım oyunlar, anlattığım ahlaki değerler sayesinde çocuklara fark ettirmeden bu davranışımı onların da benimsemesini sağladım. Her oyunun kendi kuralları ve ilkeleri var. Oyunlara katılmak isteyen her öğrencinin, grubun veya bazen bütün sınıfın bir görevi oluyor. Müfredatı öğrencilerimin güçlü oldukları yönlerine ve kişiliklerine hitap edecek ve 'Şiddete Hayır' prensibini teşvik edecek şekilde tasarlıyorum. Yani kısacası eğitim müfredatımızı 'Oynayarak Öğrenme' yolunu kullanarak 'Şiddete Hayır'ı öğretecek şekilde aktarıyorum."
Sınıfından bir öğrenci: "Öğretmenimiz dersleri ya bir hikaye ya da oyun olarak veriyor. Böylelikle biz daha kolay anlıyoruz."
Haneyeh Nazzal (Ramallah Bölgesi Eğitim Direktörü): "Hanan Hanım notlarla, çıkartmayla veya yıldızlarla değil ama seçimle olumlu pekiştirme yöntemi tasarladı. Bu yöntemi sınıfta oluşturduğu okuma köşeleriyle de destekledi. Buralarda öğrenciler ahlaki mesajlar içeren kısa hikayeler okuyorlardı."
Hanan Al-Hroub: "Eğitim Direktörü çalışma arkadaşlarıma, öğretmenlere, rehber öğretmenlere ve müdürlere kendi eğitim yöntemlerimi ve metodolojimi anlatmam için beni seçti."
Haneyeh Nazzal: "Hanan Hanım çocukların gönüllerine konuşuyor. Onların ahlaki değerler edinmesi üzerine çalışıyor. Hanan Hanım'ın kullandığı yöntem, öğrencilerimizin kişiliklerini ve davranışlarını gerçek anlamda olumlu yönde etkiledi. Ben Hanan Hanım'ı öğretmenler için iyi bir örnek olarak görüyorum."
Maha Ahmad Al Rifa'e (Samiha Khalil Ortaokulu Rehber Öğretmeni): "Ben Hanan Hanım'dan her zaman kendimi geliştirmeyi ve çocuklarla daha iyisi için çalışmayı öğrendim."
Hanan Al-Hroub: "Biz Filistinliler, üzerimize dayatılan bütün şiddete ve engellere katlanan insanlarız. Biz sadece barış istiyoruz; biz çocuklarımızın çocukluklarının tadını huzur içinde çıkarmalarını istiyoruz. Bütün öğretmenlere, Filistinli olsun veya olmasın, şunu söylemek istiyorum; Bizim işimiz merhamet işidir, gayeleri asildir. Çocuklarımıza tek silahımızın bilgi ve eğitim olduğunu öğretmeliyiz. Bu, bizden çalınanı geri alabileceğimiz tek yoldur. Bizden alınanlar cahilliğimiz yüzünden elimizden gitti."
Hanan Al Hroub - حنان الحروب ,
Beytüllahim, Filistin